8 ay önce merkezimize başvuran A. adlı danışanımızın başarı öyküsündeki hikayemiz bu platformda tüm aynı durumu yaşayan çocuklarımızın ailelerine rehber bir yazı olacaktır.

Hiperleksi, erken gelişen okuma becerisi ve buna eşlik eden dil problemleri, öğrenme ve sosyalleşme yeteneğinde sorunları olan bir gruba verilen addır. Bu tip çocuklar çeşitli şikayet ve ön tanılar ile kliniklere ve danışma merkezlerine başvurmaktadır. Aile evde çocuğunun hatta arabada giderken tabela okuduğunu, araçların plakasını okuduğunu, evde her gördüğü kitapları okuduğundan söz etmekte ve bazı aileler sevinirken bazı aileler endişe ile uzman desteği arayışına girerler. Burada asıl sorun cocuğun gelişim öyküsü ve klinik öyküsü siz ailelere tavsiyem internette olan kirli bilgileri okumayıp çocuğunuz hakkında doğru uzman ile deneyimi olan klinisyen ile görüşmeniz olacaktır. Ve sadece bu konu hakkında bir uzman ile değil 2-ya da 3 uzman görüşü alarak çocuğunuzun çalışabileceği uzun vadede bir terapist ile devam ediyor olmanız olacaktır.

Süreklilik  ve tutarlılık önemlidir.
Öncelikle ailemizinde merak ettiği konuyu açıkladık sizlere de burdan bahsetmek istiyoruz.

“Unutulmaması gerekir ki, hiperleksi tek başına bir tanı değildir. Günümüzde, hiperleksinin tanımı ve kriterleri hakkında oluşmuş bir fikir birliği yoktur. Bu nedenle, bu belirtilerin hepsinin birden aynı anda bulunması gerektiği anlamı çıkarılmamalıdır” uyarısında bulunarak, hiperleksinin genel özelliklerini şöyle sıralayalım.

-“Kronolojik yaşından beklenenin çok üzerinde ve erken gelişmiş kelime okuma yeteneği görülür,

-Harfler veya sayılara büyülenmişcesine yoğun bir ilgi,
-Sözlü dili anlamada önemli güçlükler,
-Anormal sosyal beceriler, insanlarla uygun şekilde etkileşim kurma ve sosyalleşmede zorluklar,
-İki yaşına kadar normal gelişim gösterip, daha sonra gelişimde gerileme,
-İfade edici dili tuhaf bir şekilde öğrenme – manasını anlamadan cümle yapısını ezberleme,
-Konuşmaları nadiren kendiliğinden başlatma,
-Sağırmış gibi görünme,
-5N 1K sorularına yanıt vermekte zorlanma,
-Somut ve gerçek anlamda düşünme,
-Soyut kavramlarla ilgili zorluk yaşama,
-Rutine bağlı kalmaya yoğun bir ihtiyaç duyma, geçişlerde zorluk çekme, ritüelistik davranışlar sergileme,
-İşitsel, koku alma veyahut dokunsal hassasiyet,
-Kendini uyarıcı davranışlar gösterme,
-Kendine özgü, sıra dışı korkulara sahip olma,
-Güçlü bir görsel ve işitsel belleğe sahip olma.”

Hiperleksik çocukların çoğu, üstün zekâya sahip

Severek takip ettiğim ;Üsküdar Üniversitesi NP Etiler Tıp Merkezi’nden Çocuk – Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Algun Tüfekçi, “Hiperleksik çocukların hepsi olmasa da pek çoğu, ortalamanın üstünde bir zekâ düzeyine sahiptir. Çoğu durumda, entelektüel yeteneklerde üstünlük gösterirler. Kavramlar, öğrenme stillerine uygun olarak, görsel şekilde sunulursa neredeyse her şeyi öğrenebilirler. Entelektüel olarak keskindirler. Okuma, matematik, coğrafya ve astronomi çoğu zaman yaşıtlarından ileri oldukları konulardır” diyerek, sözlerini şöyle tamamlıyor:

“Bu çocuklar öncelikle okuma yoluyla öğrenir, bu yüzden onlar için tasarladığımız terapötik ve eğitsel programların okuma becerilerini dikkate alması gerekir. Bu çocuklar için; okuma, zayıf olan dil ve sosyal becerileri öğrenme ve bunları geliştirmek için güçlü bir araçtır. Bu nedenle, zayıf yönlerini geliştirmek için yazılı dilin kullanılması önemlidir. Hiperleksili çocuk, sözlü dili anlamaya başladığında, yazılı dil yavaş yavaş azaltılabilir ve yalnızca kafa karıştırıcı yeni şeyler ortaya çıktığında kullanılabilir.

Erken müdahale, çocukların başarı şansını artırıyor

Her ne kadar bir çocuktaki öğrenme farkını tanımlarken hiperleksi anahtar belirti olsa da tek başına bir tanı değildir. Daha ziyade, Otizm Spektrum Bozuklukları, dil bozuklukları ve sözel olmayan öğrenme bozuklukları gibi diğer bozukluklarla devam eden bir süreçtir. Bu nedenle sosyal becerileri arttırmaya yönelik bireysel seans programları oluşturulmalı ayrıca alıcı ve ifade edici dil sorunlarında  için yas grubuna göre oyun  terapisi, bireysel özel eğitim uygulanmalıdır. Hiperleksinin belirlenmesi, çocuklar küçükken önemlidir, çünkü erken müdahale çocukların başarı şansını artırır. Her ne kadar semptomlar zamanla azalma eğiliminde olsa da karakteristik öğrenme stili yetişkinlik döneminde kalır.”

Biz bu süreçte danışanlarımızla yaş grubuna göre gelişim testi -zeka testleri -yetenek testleri uygulayarak bireysel çalışmalarını başlatarak takiplerini yapıyoruz. Bizimle devam eden A. adlı danışanımız sadece bunlardan biri uzun zamandır birlikte erken okur yazarlık becerisini destekleme çalışmaları yaparken aynı zaman da ailemize rehberlik ve önleyici hizmetler sağladık.

Su anda 5,5 yaşında okul öncesi eğitim alıyor ve aynı zamanda kodlama eğitimleri- zihin kuramı-oyun terapisi kısaca bütünleştirilmiş terapi ile devam edilmektedir.

HİPERLEKSİ – OTİZM İLE KARIŞTIRILMAMALIDIR.

BUNUN İÇİN AİLE- ÇOCUK ERGEN PSİKİYATRİSTİ-NÖROLOJİ UZMANI – PEDAGOG İŞ BİRLİĞİ İÇİNDE OLMALIDIR.

 

Yazar

“İşime, iyi buğday tohumlarını biriktirmiş ve bereketli bir parça toprak bağışlanmış bir köylü gibi başladım. Dilediğim gibi ekip biçecektim. Ama öyle olmadı. Toprağın üstündeki otları ayıkladığımda altın buldum. Otlar çok değerli bir hazineyi saklıyormuş.” “Çocuğu çalıştım. Çocuğun bana verdiklerini aldım ve onları ifade ettim. İşte Montessori Yöntemi budur.” “Çocuğa olan ilgimiz ‘ona bir şeyler öğretme’ hevesiyle değil, ama onun içinde yanan ve zeka denilen ışığın sürekli yanmasını hedefleyerek olmalıdır.” “Çocuğun bedeni, ruhun neşesi sayesinde yaşıyor.” tıpkı Maria Montessori dediği gibi çocuğu çalıştım ve çalışmaya devam edeceğim.

Yorum Yaz